ALKIŞLAR; Sevilay Yükselir için çünkü...

TSK bugün, itibarından kaybetmiş, sadece bir "suç örgütü" gibi anılır olmuşsa bunun sorumlusu ne medyadır ne de siyasal iktidarlar...

Meslektaşlarımızın karakterleriyle ilgili şüphelerimiz olsa da biz onun mesleğini iyi yapıp yapmadıyla ilgileniriz...
Bize en ters gelen kakakter yapısındaki biri bile işini iyi yapıyorsa alkışlarız...
Bakınız...
Hep söyledik yazdık, her zaman söyleyecek yazacağız...
Bir kurumun hükmi şahsiyeti hiçbir zaman kirli olamaz...
Ama..
O hükmi şahsiyeti temsil eden şahıslar kirliyse, o hükmi şahsın temiz olması da düşünülemez...
Tıpkı Mevlana'nın sorduğu gibi:
"Havuza su taşıyan borular çamurluysa, havuzun suyu temiz olabilir mi?".
Sevilay Yükselir'in, bugünkü SABAH'ta iki makalesi yayımlanıyor.
İkisi de, TSK'yı temsil eden çok üst düzey bir komutanın yaptığı ayıplarla ilgili...
Birisinin başlığı , diğerinin ise "Gel de Yazma"...
Ve yazdıklarının altına imzamızı atarız...
TSK bugün, itibarından kaybetmiş, sadece bir "suç örgütü" gibi anılır olmuşsa bunun sorumlusu ne medyadır ne de siyasal iktidarlar...
Bunun tek sorumlusu vardır: Kendini bilmez paşalar...
ALKIŞLAR; işte o kendini bilmezlerden birini, somut bilgi ve belgeyle (Engin Ardıç gibi kafadan sallamıyor yani) kamuoyuna duyuran Sevilay Yükselir için...