Alkışlar Gökhan Gönül için

Sahi ya…
Ne oldu bize?..
Neden normali alkışlıyor, anormali kanıksıyoruz?..
Niçin insanları (İlle de politikacıları.) “dürüst, temiz ahlâklı, çalmadığı, çırpmadığı” ve hatta “fakir” olduğu için takdir ediyoruz…
Bu, kalbi olduğu için bir insanı tebrik etmek gibi bir şey değil mi?..

*

Dün gece benzerini dört – beş yıl kadar önce Galatasaraylı Semih örneğinde gördüğümüz bir olay yaşandı Beşiktaş – Osmanlıspor maçında…
Gökhan Gönül, rakibiyle topu kapmak için mücadele ederken topa dokundu ve top rakip takımın sahasını belirleyen çizginin dışına çıktı.
Hakem ya “aut” diye verecekti kararını ya da “korner” diye…
“Korner” dedi hakem çünkü öyle görmüştü.

*

Ve…
Hakemin kararı Beşiktaş’ın, haliyle Gökhan’ın lehineydi…
Rakip futbolcu da topun kendisinden çıkmadığından emin olmalıydı ki samimi bir yüz ifadesiyle itiraz etti…
Aynı sırada Gökhan Hakemin yanına gitti, “top benden çıktı” dedi…
Hakem kararını değiştirdi…

*

O andan itibaren başta maçı anlatan ve yorumlayanlar olmak üzere hemen övgüler başladı Gökhan’a…
Nasıl da dürüst olduğu söylendi, takdir edildi.
Oysa Gökhan olağanüstü bir şey değil, doğru olanı yapmıştı…
Herkesin yapması gereken ama yapmadığını yapmıştı yani…

*

Madem herkes alkışladı Gökhan’ı…
Madem makulü yapmak alkışı hak ediyor…
Ben de alkışlayayım Gökhan’ı…
Ama…

*

Bu arada…
Topun kendisinden dışarı çıktığını bildikleri halde yemin billah rakibinden çıktığını iddia edenleri rezil ve teşhir etmenin daha doğru olduğunu da hatırlatmalıyım…