ALKIŞLAR Ertuğrul Özkök için çünkü...

Allah aşkınıza bu sefer bari "Ayamama deresi kenarında oturmuş Ergenekoncuları savunuyor"

Türkiye'de yargının "şaka" yapar gibi işlediğini kanıtlamak için çırpınanlar var sanki...
Şuraya bakar mısınız?..
Reşit olmayan kız çocuğuna cinsel tasaluttan yargılanıp, suçu sabit görülen ve hapse mahkûm olan Hüseyin Üzmez tahliye edildi...
Hani var ya yerli yersiz kullanılan üç kelimlik kısa cümle, aynen öyle...
"İnanılır gibi değil..."
Ertuğrul Özkök bu konuda nefis yazıyor bugün...
Hürriyet'te başlığı ile yayımlanan makalesinin bir yerinde de "Sen bunu benim külahıma anlat" dedikten sonra şöyle devam ediyor:
 
Külahına anlat ama onun anlayacağı da şüpheli.
Külah bile diyecek ki: Hangisine yanayım?
Küçücük kıza tasallut eden adamın bırakılışına mi; yoksa kitap yazan gazetecinin içeri alınışına mı?
Hangisine sevineyim?
Küçücük kıza tasallut eden adamın yargılanması bile 2 yıl içinde tamamlanmış; hiç olmazsa bir karar çıkmış...
Ona mı...

Sevgili ve çok değerli karşı mahalle sakinleri...
Allah aşkınıza bu sefer bari "Ayamama deresi kenarında oturmuş Ergenekoncuları savunuyor" diye itiraz etmeyin bu adama...
Allah aşkınıza bir gün olsun elinizi vicdanınıza koyun, hatta "Silivri" yazan bölümü görmezden gelin ama alkışlayın...
Alkışlayın zira Hüseyin Üzmez gibi bir hükümlüyü tahliye eden bu yargıyı eleştirme cesaretini göstren herkes alkışa lâyıktır...
Biz Ertuğrul Özkök'ü alkışlıyoruz...