ALKIŞLAR; Cem Özer için çünkü...

Sanat ve medya dünyamız her şeyi, her güzeli kendine yakıştıran "hastalar"la dolu...
Bunlar için "en yakışıklı" kendileridir..
"En güzel" de kendileridir elbette...
Bunlar "en kral espriyi" kendilerinin yaptığına inanırlar...
"En güzel gülme" konusunda her zaman bir numaradırlar...
Güzel bir kadın (yakışıklı bir erkek) bir başka sanatçı ya da gazeteci ile evlendiğinde küçümserler, yakıştıramazlar...
Bunun en canlı örneklerinden birir Nurgül Yeşilçay - Cem Özer evliliğidir...
Ve burada kıskanılan Nurgül Yeşilçay olmuştur...
Kıskanan da medya, sanat ve iş dünyamızın ünlü(!) işadamları...
Cem Özer'i Nurgül Yeşilçay'a yakıştıramamışlardır...
Evlendikleri günden itibaren 6 sene her gün boşandıklarını (veya boşanacaklarını) haberleştirmişler, çifte "gün yüzü" göstermemişlerdir...
Çocukları olduğunda "evliliği kurtarmak" diye bir yalan uydurarak kutsallıklarına dil uzatmışlardır...
Ve sonunda...
Başarmışlardır...
Çifti boşandırmışlardır...
Sonra da Cem Özer'in ne "berbat" bir adam olduğunu kanıtlamak(!) için sürekli ve hepsi "yalan" haberlerle tahrik etmeye başlamışlardır...
Cem Özer'den bir Eren Talu yaratabileceklerini sanmışlardır...
Ama başaramamışlardır...
Cem Özer, Nur Çintay'ın bugün SABAH Haber Plus'ta yazdığı gibi "en tertipli, en efendi şöhret ayrılığı"nın taraflarından bir oldu...
Zira Cem Özer bu "efendi" boşanmanın ardından eşi hakkında en ufak bir kötü söz etmedi...
Peki, Cem Özer'i "zorla çirkefleştirmek" isteyen sanatçılar, gazeteciler, işadamları bunu başaramayınca utandılar mı?..
Hayır!..
Çünkü utanmak için önce "kızaracak yüz" lâzım...
Ve biz de gösterdiği olgunluk, efendilik nedeniyle Cem Özer'i alkışlıyoruz...