Alkışlar Akif Beki için...

Ben çok beğendim. Alkışlıyorum… Neden mi alkışlıyorum?.. Ohoooo… O kadar çok “gerekçem” var ki.

Akif Beki’nin bugünkü Hürriyet’te “Sanatçı iftarındaki terslikler” başlığı altında yayımlanan makalesini okumanı tavsiye ederim arkadaşım…
Ben çok beğendim.
Alkışlıyorum…
*
Neden mi alkışlıyorum?..
Ohoooo…
O kadar çok “gerekçem” var ki.
*
İtiraf ederim ki ben Sayın Cumhurbaşkanı’nın “Devleti kültür ve sanatın işverenliğinden çekip nitelikli işlerin destekçisi, teşvikçisi yapmayı savunduğunu” bilmiyordum…
*
Nereden bileceğim?..
Sayın Erdoğan’ın destekçisi yazarlar yazıp durdular da ben mi görmedim yani?..
*
Yine meselâ…
Sayın Cumhurbaşkanı’nın “sanatçıyı memurluktan kurtarıp sanatı özgürleştirecek bu reformları, 14 yıldır bekliyor” oluşunu Akif’in bugünkü yazısından öğrendim…
*
Bunları hatırlattıktan sonra “fakat” diyor Akif:
“Devletin ağzına bakmaya alışmış, iktidardan siparişlerle geçinen bir kültür-sanat esnafı da var.”
*
Peki kim o profil?
Onu da söylüyor:
“İftarda cumhurbaşkanlığına davet edilenler…”
*
Bu arada benim de katıldığım bir durum tespiti yapıyor Akif:
“Kültür ve sanat ortalamamız, oradaki çoğu katılımcının üstünde.”
*
Ve sonra da soruyor:
“Çıtayı ortalamanın altına düşüren bu iftar kadrosunu Cumhurbaşkanı’na rağmen kim yaptı?”
*
“Beştepe’nin kültür-sanat programlarını planlayan arkadaşlar” dediğine göre o fotoğrafın “sorumluları” belli.
*
O sorumluların “sanat” anlayışını da şöyle tanımlıyor Beki:
“Kültür deyince akıllarına magazin şöhretleri... Sanat deyince akıllarına gele gele pop ve taverna müziği, vurdulu kırdılı dizilerin çatapat artistleri gelse yine lafım yok. Yüzeyde ne görüyorlarsa kültür ve sanattan onu anlıyorlar derim.”
*
Bu arada Sayın Erdoğan’ın, “dezavantajlı durumdaki klasik Türk müziğini, opera ve tiyatroyu kayırmaktan söz ediyor. Onlara pozitif ayrımcılık yapmak istediğini” de Akif’in yazısından öğreniyorum…
Öyle keyifleniyorum ki Sayın Erdoğan’ın bu yönünün de olduğunu öğrenmekten.
*

Eğer böyleyse…
Ve…
"İşi medyaya takip etmek olan" benim gibi biri bile Cumhurbaşkanı'nın bu güzel düşüncelerinden haberdar değilse…
Bunun kusurlusu muhalif gazeteciler olmasa gerek...
O halde kimler?..
Ne bileyim ben yahu?..
*

Sayın Cumhurbaşkanı’nın, kültür ve sanatta sığlaşmayı belli bir çevrenin ideolojik hegemonyasının kırılamamasına bağladığına da dikkat çeken Akif, Cumhurbaşkanının iftar sonrası yaptığı konuşmadan birkaç cümleyi paylaşıyor okurlarıyla…
*
“Kültürü ve sanatı belli kesimlerin tekelinde tutma saplantısının ülkeye hiçbir faydası yoktur. Tam tersine bu tavır, her alanda üzüntü verici bir sığlığa yol açıyor...”
*
Teşekkürler Akif Beki…
Alkışı hak ettin…
*
Umarım ve dilerim ki Sayın Cumhurbaşkanımıza siyasi destek verdikleriyle övünen meslektaşlarımız da kendilerinin bu “mükemmel” fikir ve düşüncelerini okurlarıyla paylaşırlar…