Ali Kırca'nın yazdığı darbe bildirisi
Kafes Planı Deniz Kuvvetleri'ndeki illegal oluşumları tekrar gündeme getirdi. Bu komutanlık cunta merkezi haline gelmiş. İlk bildirilerini Ali Kırca kaleme almış...
GAZETECİLER.COM - Bugünlerde malum
Deniz Kuvvetleri'nin Kafes planı gündemde. Medya aleminin ünlü ismi
Ali Kırca'nın bir zamanlar mensubu olduğu Deniz Kuvvetleri daha
öncede cunta oluşumları ile gündeme gelmişti.
Hatta o bahriyelilerden bir de cunta bildirisi çıkmıştı...
O bildiriyi kalem alan kimdi dersiniz...
Ünlü anchorman Ali Kırca'dan başkası değil...
Bakın arşivlerde o olay nasıl yaşanmıştı, Ali Kırca'nın hazırladığı
bildiride neler yazıyordu;
69 SUBAY BİLDİRİSİ
Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'ndaki cunta oluşumunda adı
kamuoyuna yansıyan ilk isim Sarp Kuray'dı. 1968 ve 1969'da
yayımlanan iki 'subay bildirisi' sebebiyle 1970 yılında tutuklandı;
yargılama sonucu ordudan atıldı ve hapis cezası aldı. 1974 affıyla
özgürlüğüne kavuştu ve yurt dışına gitti. Son olarak 1993'ten bu
yana yargılandığı davada müebbet hapis cezası alıp cezaevine
girdi.
KALEMİ KUVVETLİ
SUBAY
Sarp Kuray'ın Bahriye'deki eylemleri
yönetirken 69 Subay Bildirisi'ni kamuoyunun çok yakından tanığı bir
isim kaleme almıştı. Asker kökenli bir sosyalist
olan Kuray, hazırlanacak bildiri için kalemi kuvvetli bir subay
aramış, eylemci subaylar, edebiyatı güçlü, şiir yazan bir subayı,
Ali Kırca'yı önermişti. Şimdilerin
'anchorman'ı Kırca, meşhur '69 Subay Bildirisi'ni kaleme alan
kişiydi.
İŞTE ALİ KIRCA'NIN YAZDIĞI O
BİLDİRİ
O bildiri şöyle başlıyordu: "Halkımıza bildiririz!
Senden yana olanları bir bir vurmaya başladılar. Yiğit halkım. Önce
Vedat'ı öldürdüler. Alacakaranlıkta. 'Bağımsız Türkiye' demişti
Vedat. Sonra Mehmet'i vurdular, sonra Taylan'ı. 'Türk halkı
ezilmekten kurtulsun.' demişti Taylan'la Mehmet. Sonra bir gece bir
başka Mehmet, sonra bir gece bir yiğit Battal. Sandılar ki,
durdururuz ihanet barikatlarıyla bu coşkun seli."
Ve şu cümlelerle sona eriyordu, genç denizcilerin bildirisi:
"Ne değişir, isterse kesilsin devrimcilerin başları birer birer.
Oysa bir yasadır bu, mümkünü yok! Devrimciler ölür, devrimler
sürer."