Ali Kırca'nın 'kehanet yazıları' kitap oldu

Ali Kırca'nın gazetecilere "her şey kitabımda var. Oradan okursunuz" demişti. İşte o kitap şimdi piyasada...

GAZETECİLER.COM (ÖZEL İÇERİK) Geçtiğimiz hafta TBMM Darbe ve Muhtıraları Araştırma Komisyonu'na konuşan gazeteci Ali Kırca, Dolmabahçe Sarayı'nda toplanan komisyon toplantısından çıkarken gazetecilerin sorularına ilginç bir yanıt vermişti.

Komisyon üyelerinin sorularına çoğunlukla yakında çıkacak olan "Vakitsiz Şarkılar" isimli kitabından bölümler okuyarak cevap verdiğini anlatan Ali Kırca, yeni kitabında her şeyi anlattığını söylemişti.

Usta televizyoncu Ali Kırca'nın Araştırma Komisyonunda sorulara yanıt verirken okuduğunu söylediği o kitap artık piyasada.

İLK BASKISI 50 BİN

Yakın Plan yayınevi tarafından hazırlanan ve ilk baskısı 50 bin adet yapılan kitap usta televizyoncu Ali Kırca'nın 2000'li yıllarda kimi gazetelerde kimi ise  Ana Haber Bültenlerinde okuru ve izleyicisiyle buluşturduğu yazılarının bir derlemesi.

BU KİTAP BİR HATIRA DEFTERİ DEĞİL

"Bu kitap bir 'hatıra defteri' değil... Zaten 'hatırat' yazmaktaki çekincem de bu kitabın satırları arasında var..." diyor önsözde Ali Kırca... Ancak kitabın sayfaları arasında gezinirken bir yandan yılların içinde kaybolup gitmiş, hatıralarda yer etmiş şeyler çıkıyor karşımıza...

SADECE KİTAP DEĞİL BİR DE HABERSİZ ŞARKILAR

Kırca'nın kitabı, sadece kitaptan ibaret değil. 2002 yılında stüdyoya girip seslendirdiği Habersiz Türküler de kitapla beraber okuyucuya sunulmuş. Çökertme, Çamdan Sakız Akıyor, Ah Bir Ataş Ver, Sobalarında Kuru da Meşe Yanıyor, Sen Olasın Ürgüp gibi pek çok halk türküsünü albümünde seslendiren Kırca okuyucusunu habersiz, vakitsiz bir duygu yoğunluğu içine salıyor albüm ile...

KEHANET YAZILARI DA VAR

Ali Kırca'nın hayata dair ve zamanın akışına direnen yazılarından oluşan kitabın belki de en ilginç yanı ise sonundaki Kehanet Yazıları.

Kitapta günlük siyasi yazıları yok Ali Kırca'nın. Siyaset Meydanı'ndaki tartışmalar yok ama 90'lı yıllardan 2000'li yıllara yönelik kehanetlerini harcamak istememiş Kırca ve yayınevi.

90'lara damga vuran kimi siyasi liderlerin 2000'lerde bir esamesi okunmayacağını öngören yazılar gibi...

Gazeteler "Muhtar bile olamaz" derken Erdoğan'ın bir gün yeniden seçilerek geleceğini öngören yazı gibi...

1996'da Refah Partisinden gelen çizginin Kürtçe televizyona kapı açacağını anlatan yazı gibi...

Ya da 17 Ağustos büyük depremine daha bir yıl varken büyük kentleri bir zelzelenin vuracağını ileri süren yazısı gibi...