AKŞAM çalışanlarının feryadı!..
Lütfen konuyu gndemde tutun artık 1 kredi kartımız vardı onlardan hacizler gelecek. 2. kartlara başvuru yaptık ki oradan çekelim
ADNAN BERK
OKAN
Oray Eğin'in yediklerini, içtiklerini anlatmasını eleştiren yazıma çok sayıda "Destek" maili geldi...
Hepsini yayımlamam mümkün değil...
Ve hemen hepsi isimlerini de koymuşlar mektuplarının altına...
Kimisi "telefon" numarası bile vermiş...
Ama hep aynı not:
"Lütfen adımız sizde kalsın"...
Elbette evlâtlar!..
Tabii ki bende kalacak isimleriniz...
Ama...
İçinizden iki kişinin mektubunu yayımlayacağım...
Yayımladıktan sonra Mehmet Emin Bey bile arasa emin olun ki isimlerinizi vermeyeceğim...
Size desteğimi ise hep sürdüreceğim...
Ta ki...
AKŞAM, o güzelim gazeteyi yürütebilecek, basın emekçilerinin terleri kurumadan maaşlarını ödeyecek bir gurup tarafından satın alınıncaya kadar...
Ve...
AKŞAM, geçmişine yaraşır bir yazı işleriyle genel yayın yönetimi kadrosu tarafından yönetilene kadar...
Ya da bir başka deyişle, modern - muhafazakâr geçmişline dönünceye kadar...
adnanberkokan@gmail.com
İşte o iki mektup...
Ve hiç bir noktasına, virgülüne dokunmadan aynen şöyle...
Mektup 1)
merhabalar. oray eğin ile ilgili yazınızı okudum ve çok teşekkür ediyorum
bu kurumda yıllardır neler çekiyoruz. artık tek yol gitmek diyoruz. ama gideceğimiz yerlerde fırsattan istifade burda aldığımızdan da az veriyor...
lütfen konuyu gndemde tutun artık 1 kredi kartımız vardı onlardan hacizler gelecek. 2. kartlara başvuru yaptık ki oradan çekelim de ödeyelim aldığımız da zaten bin -bin 500 tl arası... düşünün koca istanbulda bu parayla yaşamayı...
imza.......
Mektup 2)
yazınızı okudum oldukça takdir ettim sizi...
en azından bazı etik değerleri sırtlayan meslektaşlarımız hala var bunu bilmek güzel...
bu mail sadece bir tesekkur mailidir size... kimlik bilgilerimiz saklı kalırsa sevinirim buna saygı gostereceğinizden süphem yok o yuzden kendi mailimden yazmayı tercih ettim...
iki yıldır gazetemizde insanlar borc batağına saplandı, bugun ise gazete borclara karsı dua kitabı veriyor ilave olarak... Üniversitelerde ders niteliğinde okutulacak o kadar cok absürdlük var ki gazetede anlatılmaz yasanır niteliğinde...
buna rağmen calışma arkadaşlarımı takdir ediyorum, çünkü hepsi gazetecilik hamuruyla yoğrulmus insanlar...
bütün olumsuzluklara rağmen işlerini layıkıyla yapıyorlar...
bizim yaşadığımız sıkıntı iki yıldır haber portallarında defalarca dile getirildi, kose yazarları koselerine tasıdı...
en son basbakan yardımcısı Bülent Arınç Bitlis gazeteciler cemiyeti acılısında Karamehmet e gondermede bulundu...
ancak yine traji komik olan yanı hala bir seyin düzelmemis olması...
çalışma bakanlığı yeteri denetimleri yapamıyor bulent arınc farkında ama calısma bakanlığı uyuyor... muhtemelen yonetim duzeyinde onlar da bağlanmıs...
tekrar tesekkur ediyoruz ilginize, yolunuz acık olsun, iyi calismalar...
imza.......
Oray Eğin'in yediklerini, içtiklerini anlatmasını eleştiren yazıma çok sayıda "Destek" maili geldi...
Hepsini yayımlamam mümkün değil...
Ve hemen hepsi isimlerini de koymuşlar mektuplarının altına...
Kimisi "telefon" numarası bile vermiş...
Ama hep aynı not:
"Lütfen adımız sizde kalsın"...
Elbette evlâtlar!..
Tabii ki bende kalacak isimleriniz...
Ama...
İçinizden iki kişinin mektubunu yayımlayacağım...
Yayımladıktan sonra Mehmet Emin Bey bile arasa emin olun ki isimlerinizi vermeyeceğim...
Size desteğimi ise hep sürdüreceğim...
Ta ki...
AKŞAM, o güzelim gazeteyi yürütebilecek, basın emekçilerinin terleri kurumadan maaşlarını ödeyecek bir gurup tarafından satın alınıncaya kadar...
Ve...
AKŞAM, geçmişine yaraşır bir yazı işleriyle genel yayın yönetimi kadrosu tarafından yönetilene kadar...
Ya da bir başka deyişle, modern - muhafazakâr geçmişline dönünceye kadar...
adnanberkokan@gmail.com
İşte o iki mektup...
Ve hiç bir noktasına, virgülüne dokunmadan aynen şöyle...
Mektup 1)
merhabalar. oray eğin ile ilgili yazınızı okudum ve çok teşekkür ediyorum
bu kurumda yıllardır neler çekiyoruz. artık tek yol gitmek diyoruz. ama gideceğimiz yerlerde fırsattan istifade burda aldığımızdan da az veriyor...
lütfen konuyu gndemde tutun artık 1 kredi kartımız vardı onlardan hacizler gelecek. 2. kartlara başvuru yaptık ki oradan çekelim de ödeyelim aldığımız da zaten bin -bin 500 tl arası... düşünün koca istanbulda bu parayla yaşamayı...
imza.......
Mektup 2)
yazınızı okudum oldukça takdir ettim sizi...
en azından bazı etik değerleri sırtlayan meslektaşlarımız hala var bunu bilmek güzel...
bu mail sadece bir tesekkur mailidir size... kimlik bilgilerimiz saklı kalırsa sevinirim buna saygı gostereceğinizden süphem yok o yuzden kendi mailimden yazmayı tercih ettim...
iki yıldır gazetemizde insanlar borc batağına saplandı, bugun ise gazete borclara karsı dua kitabı veriyor ilave olarak... Üniversitelerde ders niteliğinde okutulacak o kadar cok absürdlük var ki gazetede anlatılmaz yasanır niteliğinde...
buna rağmen calışma arkadaşlarımı takdir ediyorum, çünkü hepsi gazetecilik hamuruyla yoğrulmus insanlar...
bütün olumsuzluklara rağmen işlerini layıkıyla yapıyorlar...
bizim yaşadığımız sıkıntı iki yıldır haber portallarında defalarca dile getirildi, kose yazarları koselerine tasıdı...
en son basbakan yardımcısı Bülent Arınç Bitlis gazeteciler cemiyeti acılısında Karamehmet e gondermede bulundu...
ancak yine traji komik olan yanı hala bir seyin düzelmemis olması...
çalışma bakanlığı yeteri denetimleri yapamıyor bulent arınc farkında ama calısma bakanlığı uyuyor... muhtemelen yonetim duzeyinde onlar da bağlanmıs...
tekrar tesekkur ediyoruz ilginize, yolunuz acık olsun, iyi calismalar...
imza.......