Akın İpek tüm servetini Gülen için feda etmeye hazır!
Zaman yazarı Ahmet Kurucan, altın madenleri kapatılan İpek Medya Grubu patronu Akın İpek'in hükümetin hamlesine verdiği yanıtı paylaştı...
AK Parti ile Cemaat arasındaki savaşta sarf edilen
"Hizmetçiler susunca bizim susacağımızı mı zannediyorlar?" sözü
Zaman Gazetesi'nin İslam hukuku konusunda yazılar yazan
kalemini isyan ettirdi.
Öyle ki köşesinde islam hukuku konusunun dışına çıkmayan Ahmet
Kurucan "Bu ikinci olacak" diyerek okurlarından müsade isteyip bu
yazıyı kaleme aldı.
"HOCAEFENDİNİN BİR GÜLÜŞÜNE TÜM MALIMI FEDA
EDERİM!"
Yazı baştan sona hizmet camiasının ruh halini yansıtıyor. Bir de
ilginç detay var. Meğer altın madenleri sahibi ve Kanaltürk ile
Bugün'ün patronu olan Akın İpek, madenine
kilit vurulunca çarpıcı bir söz etmiş. Kurucan'ın yazısında göre
İpek hükümetin altın madenlerinin kapısına kilit vurması karşısında
"Hocaefendi’nin bir gülüşüne bütün malımı feda
ederim." demiş.
İşte Zaman yazarının 'müsade isteyerek'
yazdığı istisnai yazıdan ilginç bölümler;
HİZMETÇİLERİ ANLAYAMAZSINIZ SİZ!
"Ateşe kibritle, közle, alevle, benzinle değil su ile koşmanın
göstergesi sayılacak susmayı bile hazmedemeyen birileri diyor ki;
“Hizmetçiler susunca bizim susacağımızı mı
zannediyorlar?” Aklınca göndermelerde bulunuyor. “Hizmetçiler”
kelimesi ile cinas yapıyor. Anlamadığımızı düşüneceğini zannetmem.
Adrese teslim bir söz. Anladım ve herkes de anladı. Cevap
diyorsanız buyurun cevabı ama sizin bu cevapta yer alan
örneklerdeki ruhu anlayıp anlamayacağınızdan emin değilim.
HİZMETÇİ OLMAYI ŞEREF BİLİRİZ
Her şeyden önce gönüllüler kadrosunda yerlerini alan
insanlar Hizmet’e hizmetçi olmayı dünya ve ukbada şeref
bilir. Bu böyle biline. İnsana hizmetin, insanı insanlık
semalarının üveyki yapma düşüncesinin merkeze oturduğu ve Allah’ın
rızasından başka her şeye karşı pencerelerinin kapalı, kapılarının
kilitli olduğuna inandığımız şu Hizmet’ten, neredeyse son iki
ayımızı esir alan tezviratlarla, yalanlarla, temelsiz iddialar,
ithamlar ve iftiralarla bu gönüllüler kadrosunu vazgeçireceğinizi
düşünüyorsanız yanılıyorsunuz.
AKIN İPEK NE DEMİŞ?
Kasd-ı mahsusa ile yapılan ve sindirme de diyebileceğimiz ticarî
işletmesinin kapatılması karşısında Akın İpek
Bey’in aldığı tavra ve söylediği söze ne diyeceksiniz?
Unuttuysanız bir kez daha hatırlatayım:
-“Hocaefendi’nin bir gülüşüne bütün malımı feda
ederim.”
Siz bu ruhu anlayabilir misiniz?
Yıllar önce birlikte hac yaptığımız bir dostum, bakın bana ne dedi gözlerinden yanaklarına doğru dökülen gözyaşları ve insanın içini kanatan bir ses tonu ile: “Hocama selam söyleyin. Sizin bir yazınızda dediğiniz gibi üzülmesin Hocam. Bizler hepimiz bir Akın İpek’iz.” Nasıl? Kalbinizde hafif bir kıpırdanma oldu mu?
BABALAR OĞULLARINA DİYOR Kİ...
Bir baba düşünün. Oğlu Hizmet kurumlarında çalışıyor. “Örgüt, çete,
inlerine gireceğiz, didik didik edeceğiz.” sözlerinin en yetkili
ağızlar tarafından meydanlara toplanan kalabalıklara söylendiği bir
ortam. Ve o müşfik baba ister istemez oğlunun akıbeti adına
endişeli. Telefon açıyor. Söylediği şey şu: “Oğlum! Bak
fişleme-mişleme sözleri etrafta dolaşıyor. Sakın ola ki hizmetinden
geri kalma. Bu dönemde fişlenme hem senin hem de bizim için dünyada
da ukbada da bir şereftir.”
Bir kez daha ifade edeyim; hizmetçiler susunca sizin susup
susmamanız sizin bileceğiniz iştir. Ama hizmetçiler Hizmete
hizmetçi olmayı başlarında taç, taçlarında sorguç olarak kabul
ediyor.
AHMET KURUCAN YAZILARI