Akif Beki'den Sırrı Süreyya'ya yanıt geldi

Akif Beki'den Sırrı Süreyya Önder'e cevap geldi. Beki, konuyu polemiği başlatan polis şiddetinden kitlesel gösterilerdeki şiddete getirmiş...

GAZETECİLER.COM
Radikal yazarı Akif Beki'den Sırrı Süreyya Önder'e cevap geldi. Beki, Sırrı Süreyya'nın şikayet ettiği polis şiddetini değil protesto gösterilerinde ortaya çıkan şiddeti eksene almış. Sırrı Süreyya'nın dikkat çektiği polis engellemeleri için "Birkaç tatsız vakayı mübalağa sanatına malzeme yaptığını" söyleyen Beki, sorunu poliste değil protesto gösterilerinde aramak gerektiğini savunmuş.

Beki, Sırrı Süreyya'dan kitleden üreyen şiddeti kınamasını beklerken, miting davetini de geri çevirmiş:

"Elinde kaya parçalarıyla bekleyen hazır kıtalara seslenseydi ve deseydi ki; ‘’Demokratik tepkinizi göstermek için taş atmayın arkadaşlar, sandığa oy atmanız kafi!’’ Başka söze gerek kalmazdı, dikkatini meşgul etmezdim bir daha.
Deseydi ki, “Kaya parçalarıyla düşünce açıklaması olmaz, konuşmayı deneyin...’’
Deseydi ki, “Akıl var, mantık var, dil bu iş için var; sopayla siyaset olmaz, sözün gücüyle ifade edin kendinizi...’’
Deseydi ki, “Siyasi karşıtınızı recme girişmek, asla ve kat’a demokratik bir siyaset yapma biçimi değildir...’’
Yine deseydi ki, “Silah ve şiddet, siyasetin meşru araçları değildir...”
Yahut şöyle deseydi: “Şiddete başvurulmasını hiçbir gerekçe haklılaştırmaz. Hiçbir mazeret, seçim araçlarına taşlı sopalı saldırmayı, seçim bürolarını yakıp yıkmayı meşru kılmaz...’’
Veya “Fiziki şiddet unsuru içeren hiçbir protesto eylemi, düşünce ve ifade hürriyetine girmez’’ deseydi, kabulümdü yine de.
Mesele kapanır giderdi benim açımdan. Bu cümleleri peş peşe sıralaması da gerekmezdi. İçlerinden hangisini beğeniyorsa, bir tekini sarfetmesi yeter de artardı bile.
O ise, seçim çalışmalarının polisiye tedbirlerle zorlaştırılmasından yakınıyor sadece."

24'E TEKLİFSİZ GELEBİLİR

Beki, Sırrı Süreyya'nın 24 TV'nin blok adaylarına kapalı olduğu yönündeki eleştiriye de cevap vermiş.

"Hem, benden davet beklediği TV 24 ekranına da yabancı değil. Kendi tabiriyle ‘halk güçlerine kapalı’ ama ona her daim açık ekranlardan fırsat bulduğunda, teklifsiz gidip gelebileceğine ne şüphe!
Olmadı, beni bir mitingine davet ediyor. Ya hazır kıtaların hışmından beni koruyamayıp yardıma polis çağırmaya mecbur kalırsa? Arkadaşımı böyle nahoş durumlara düşürmekten korkarım. Yoksa dostluk baki de, şu kör olası şiddet olmayaydı!"

Yazının tamamı için