Ahmet Kekeç kazandı
Ahmet Kekeç “Sırıtma Ayşe! Anlattığım senin hikâyendir!” başlığı altında yayımlanan yazısıyla günün kazananı oldu.
Ahmet Kekeç iznini bitirip
döndü.
İyi
de oldu.
Kekeç’siz bir medya (Tabii ki Taşgetiren’siz de…)
düşünülemez.
*
Kekeç bugünkü Star’da “Sırıtma Ayşe! Anlattığım senin hikâyendir!” başlığı altında yayımlanan yazısında gerçek gazeteci, samimi köşe yazarının “nasıl olması” gerektiğini pek güzel anlatıyor.
*
Hani var ya Orhan
Veli’nin “beni bu güzel
havalar mahvetti” deyişi…
Ahmet Kekeç de demek istiyor ki:
“Bizi, benzer olaylar karşısındaki
bu ikiyüzlülüğümüz mahvedecek…”
*
Rahmetli babaanneciğim,
çocukluğumda kendi kabahatlerimizi övüp başkasının kusurlarını
ayıpladığımızda bizi şöyle azarlardı:
“Kendi bokum ayva kokum”…
*
Medyamızda da çok sayıda köşe
yazarı, kendi mahallesinden birinin (Ya da bizzat kendisinin)
yaptığı bir insanlık ayıbını görmezden gelirken…
Aynı
ayıbın benzerini karşı mahalleden biri yaptığında ortamı
cehenneme çeviriyor.
*
Ahmet Kekeç de bugün Ahmet Hakan ve Ayşe Arman’ın üzerinden anlatıyor bu ikiyüzlülükleri (Nedense kendisinin veya mahallelisinin ayıplarını görmezden geldiğini hatırlamıyor ya neyse…).
*
Ahmet (Kekeç olanı.)
haklı…
Bir
kıro, şortlu bir kadına saldırıldığında köşelerinde saldırganı
anasından doğduğuna pişman eden Ahmet (Hakan olanı…) ve Ayşe; başı örtülü bir kadınımız
saldırıya uğradığında görmezden
geliyor…
*
Nitekim geçen gün, Tıp Fakültesi
öğrencisi bir maganda, başı
örtülü bir kadına önce omuz attı (Çok net
görünüyordu.).
Mağdur kadın “önüne baksana”
diye uyarınca da geri dönüp kadını
yumruklayarak yere savurdu.
*
Ahmet (Kekeç olanı.) Ahmet (Hakan olanı) ve Ayşe’yi başı örtülü kadına neden sahip çıkmadıkları, saldırganı niçin eleştirmedikleri için eleştiriyor.
*
Gerçi Ahmet (Hakan olanı.) gecikerek ve kendisini
eleştirenlere cevaben de olsa bugün başı örtülü kadını yumruklayan
saldırganı da eleştiriyor sözde…
Ama…
Asıl
eleştirdiği, kendisine “E
hadi bakalım Ahmet Hakan... Bakalım şortlu kadına sahip çıktığın
kadar başörtülü kadına da sahip çıkacak mısın?” diyenler…
Onları da eleştirmiyor adeta analarından
doğduklarına pişman ediyor…
Ve
şöyle diyor:
“Beni
kendinle karıştırma a be sersem, a be şapşal “
*
Ne kadar
edebî…
Ne kadar nazik…
Ne
kadar sakin değil
mi?..
*
Çok uzattım…
Son
kararımı açıklıyorum:
Her
ne kadar kendisi de zaman zaman Ahmet ve Ayşe ile aynı hatayı yapıyor olsa da Ahmet
Kekeç bugünkü nefis yazısıyla günün kazananı…