Ahmet Hakan'dan Veysel İpekçi'ye kurtuluş önerisi!
Veysel İpekçi belediyede çalışan şoföre verdiği tuvalet önünde oturma cezası ile Türkiye'nin gündemi oldu. Bu hareketinin ardından görevinden istifa etmek zorunda kalan İpekçi, dün sosyal medya hesabından bir açıklama yaptı. Yaptığı hareket kadar açıklaması da çok konuşuldu İpekçi'nin... Hürriyet yazarı Ahmet Hakan'ın da bir önerisi var kendisine...
Kendisine selam vermedi diye, ayağa kalmadı diye belediye çalışanına tuvaletin önünde oturma cezası verdi bu hareketi nedeni ile saatler sonra görevinden istifa etmek zorunda kaldı. Dün de sosyal medya hesabından kafaları karıştıran bir açıklama ile kendini savunmaya çalıştı. Hürriyet yazarı Ahmet Hakan da köşesinden seslendi İpekçi'ye ve kendisini kurtaracak tek bir yolun olduğunu söyledi.
Veysel’e kurtuluş önerisi: Tuvaletin önünde otur ve gelen geçene selam ver
Güngören Belediyesi’nde görev yapan belediye başkan yardımcısı
Veysel İpekçi, sırf selam vermedi, sırf ayağa kalkmadı diye...
Bir belediye çalışanının izzetinefsiyle oynamış, o
çalışana “Tuvaletin önünde oturacaksın, gelene geçene selam
vereceksin” diye ceza kesmişti.
*
Bu onur kırıcı cezayı veren belediye başkan yardımcısı Veysel İpekçi, sosyal medyadan bir açıklama yayınladı dün.
Ama ne açıklama!
*
Açıklamasında...
“Dış güçler, kapitalizm, komünizm, linç, kooperatif, Güngören’in yükselişini çekemeyenlerin komplosu” türü bir sürü ipe sapa gelmez laf ediyor Veysel İpekçi...
Araya da bol miktarda “imam-hatip, reisicumhur, AK Partimiz” falan sıkıştırmayı da ihmal etmiyor tabii.
*
Buradan Veysel İpekçi’ye sesleniyorum:
*
Bunlar seni asla ve kata kurtarmaz Veysel İpekçi!
Seni kurtarabilecek tek bir şey var.
O da şu:
*
O koridora gideceksin... O sandalyeyi oraya atacaksın... Gelene geçene selam duracaksın... Bunun görüntülerini de sosyal medyada paylaşacaksın... Ayrıca “Yaptım bir eşeklik, çok özür diliyorum senden Enes kardeşim, senin şahsında tüm kamuoyu beni bağışlasın” diyeceksin...
*
Bunu yaptığında...
Bir daha belediye başkan yardımcılığı makamına falan gelmen mümkün olmaz ama en azından kamuoyunun gözünde “kibir abidesi” diye anılmaktan azıcık da olsa sıyrılman belki mümkün olabilir.