Ahmet Hakan

Ahmet Hakan'ın fikri dönekliklerinde samimi olup olmadığına karar veremeyeceğimiz,, "samimiyim" diyorsa inanmamız gerektiğine dikkat çektim...

Şu medya âleminde Ahmet Hakan'a "Dönek" denilmesine en çok bozulan ve ona "dönek" sıfatını yakıştıran kimi yakın dostlarımı bile kırma pahasına onu "savunan" ender kişilerden biriyim...
"Sadece ölüler ve delilerin fikri değişmez" diye de kim bilir kaç kez yazdım...
Ahmet Hakan'ın fikri dönekliklerinde samimi olup olmadığına karar veremeyeceğimize, "samimiyim" diyorsa inanmamız gerektiğine dikkat çektim...
Ve dönekliğin ayıp, dönüşüme uğramanın da eksiklik olmadığını; Ahmet Hakan'ın da zaten "dönek"ten daha ziyade "dönüşüm" geçirdiğini falan anlattım...
Gelin görün ki; Ahmet Hakan başkalarının da kendi düşüncelerinde samimi olabileceğini bir türlü kabul edemedi...
Siyasal iktidara destek verenleri aşağıladı, onlarla kafa buldu, itibarsızlaştırıcı makaleler yazdı...
Son günlerde kafayı Mehmet Barlas'a taktı...
Ki o Barlas; Ahmet Hakan'ı bugün bulunduğu yere taşıyanların başında gelir...
 Yok yok; "vefasız" olduğu için değil ama "saygısız" olduğu için eleştireceğim Ahmet Hakan'ı...
 Hele "her devrin adamı" gibi çok çirkin bir tanımlama yaparak Barlas'ı küçük düşüreceğini sanması Barlas'a değil, onun hakkında kanaat sahibi olmuş kişilerin zekâlarına hakarettir...
Eski başbakanlardan kimilerinin döneminde iktidarı övdüğünü söylerken; Mesut Yılmaz ve Ecevit'in başbakanlıkları döneminde nEden o iki başbakana destek vermediğini de açıklamaması ise büyük ayıptır...
Bu ayıplarıyla da Ahmet Hakan kaybetmiştir...