Ahmet Hakan

Bu "kirli, bencil, tahrik ve tahrip edici" ticari yazarların adlarını saymaya gerek yok...

Birbirlerinin;
karşıtı olmak,
daha doğrusu okur tribünlerine oynamak,
yandaşlarının ellerini ovuşturabilmelerine çanak tutabilmek,
sosyal medyada daha çok müşteri kazanabilmek,
patrona "bakın ama ne çok okurum (Fanatiğim.) var" diyebilmek,
işte o fanatik okurları gaza getirebilmek,
Bu nedenle vicdanlarını fırlatıp atarken, cüzdanlarını şişirmek için yazı yazanların kimler olduğu artık hepimizin mâlumu...
Bu "kirli, bencil, tahrik ve tahrip edici" ticari yazarların adlarını saymaya gerek yok...
Ancak...
Bana kırılacağını bile bile bugün o tür yazarlardan biri haline gelmekte ısrarlı Ahmet Hakan'ı eleştireceğim...
Sonradan ödüllendirilse de "Allah vergisi" bir yazma yeteneğine sahip bu kardeşim; son zamanlarda en çok da "ölüm, din, mezhep, inanç" üzerinden yazıyor yazılarını...
Okurlarını "ölüm" üzerinden gaza getiriyor...
Oldum olası hiç sevmediğim bir tarz...
Ha başörtüsü yasağını istismar etmiş bir arkadaşım, ha ölümü...
Hiç fark etmez...
Ahmet Hakan bugünkü Hürriyet'te, "Ahmet'in ölümü" başlığı altında yayımlanan makalesinde merkez medyanın Elif Çakır'ı olmuş çıkmış...
Emin Çölaşan - Hasan Karakaya arasına sıkıştırılmış yazarlık karakterinde bugün Çölaşan karakteri ağır basmış...
Ve...
Tabii ki kaybetmiş...