Ahmet Hakan kazandı

Ahmet Hakan tarzı (ne oradan, ne buradan; tam da "tarafsız bölge"den) yazarlık, Türkiye gibi tarafların neredeyse kılıçla birbirlerinden ayrıldıkları bir ülkede çok zor...
Hele...
Bir zamanlar hangi mahallenin kahvelerinde oturduğu ama bugün "gazetecilik" değil de "ideolojik tetikçilik" yapan "eski dostları" eleştirmek zorunda kalmak en zor olanı...
Ama...
Ahmet Hakan bütün tepkilere ve hatta zaman zaman "iftira" nitelikli karalamalara rağmen o bildik "cesur yürek" tarzını sürdürüyor...
Onun bir gün "ak" dediğine ertesi gün "kara" deyişi renk körülüğünden değil; bukalemun gibi her girdikleri ortama göre renk değiştirenlerin yeni ve alışılmadık renklerini ilk görenlerden oluşundan...
AKİT Gazetesi tipi gazeteciliği en başından beri ve korkusuzca eleştirmesini her zaman takdir ettik.
Son zamanlarda da Akit'in yine meslektaşlarımıza (Ali Bayramoğlu, Cengiz Çandar ve Hasan Cemal’e) yönelik "menfur" saldırılarına medyada ondan daha samimi ve yüreklice karşı duran yazar (ne yazık ki) olmadı...
Bugün yine "Akit edepsizliğine karşı duruşu" ile dikkatlerimizi çekti...
"Bu gazetenin sicili karakter katliamlarıyla dolu" diyerek de yine unutulmaması gereken bir gerçeği cesaretle yazdı...
Biz de onun bu sağlam karakterini takdir ederek "Ahmet Hakan kazandı" diyoruz...