Ahmet Gündel – Faruk Mercan

Gerek Gündel gerekse de Mercan o hukuksuz, kanunsuz, vicdansız tutuklamalara haklı olarak karşı duruyorlar…

Dün gece CNNTÜRK’te yayınlanan Tarafsız Bölge’de Ahmet Gündel ve Faruk Mercan’ı dinlerken yüreğim sızladı…

Alım almıyor…

Bir hukukçu yargı konusunda bu kadar çifte standart yapabiliyorsa; hangi vicdanlarıyla adalet arayabilir ki?..

Diyelim ki Mercan avukat kökenli…

Onu daha kolay anlayabilirim…

Ama…

Bir emekli Yargıtay savcısı (Gündel) neden hatada bu kadar ısrarlı?..

Hangi konuda mı?..

Balyoz davasının yeniden yargılanması konusunda…

İlk duruşmalar sırasında durdukları yerdeler ve o kadar ısrarlılar ki…

Sanırsınız yeniden yargılama yapılmıyor…

Daha da önemlisi…

Sanırsınız yeniden yargılama Anayasa Mahkemesi’nin kararıyla değil de yerel mahkemenin kararıyla yapılıyor…

Sanırsınız ki dönemin genelkurmay başkanı ve kara kuvvetleri komutanı daha iki gün önce verdikleri ifadede, “darbe hazırlığı yapıldığına tanık olmadık” dememişler…

Tatbikat semineriyle, darbe teşebbüsünün eşitlendirildiği sanki ortaya çıkmamış gibi…

Oysa…

Aynı arkadaşlar…

Son üç aydır tutuklanan ve kimileri yargılanmayı bekleyen yüzlerce emniyet amiri ve polise yapılan zulmü haklı olarak eleştiriyorlar…

Gerek Gündel gerekse de Mercan o hukuksuz, kanunsuz, vicdansız tutuklamalara haklı olarak karşı duruyorlar…

Sonuna kadar yanlarındayım…

Çünkü…

Ben de o polis müdürleri ve polislerin haksız yere tutuklandıklarına inanıyorum…

Pardon…

İtirazım yargılanabilecek oluşlarına değil…

Tutuklu yargılanacak olmalarına…

Gelin görün ki…

Tutuklu olarak yargılanmayı bekleyen polis müdürlerini ve polisleri (Haklı olarak) savunan Gündel ve Mercan sıra askerlere gelince nasıl da acımasız ve adaletsiz olabiliyorlar…

Gelecekleri çalınan, en az dört yıllarını cezaevinin köhne, rutubetli koğuşlarında geçiren askerlerin yeniden yargılanma süreçlerinde ve her şey “suçsuz” olduklarını gösterirken onlardan ısrarla “darbeci” imasıyla söz etmesi haksızlıktan öte bir şey…

Ve ne olduğunu söylemek istemiyorum…

Ama…

Hem Gündel’in ve hem de Mercan’ın kaybettiklerini haykırıyorum…