Ahmet Altan'ı okudum ürktüm!

Ahmet Altan'ın dünkü yazısına muhafazakar çevrenin etkin kalemi Ahmet Taşgetiren ağır bir yazıyla çakmış...

GAZETECİLER.COM - Medyada saflar yeniden mi belirleniyor? Taraf- ERdoğan savaşı bu ayrılığın işareti mi?

Bu soruları sormamıza sebep olan yazılardan biri yine Bugün'den... Liberal yazarları Gülay Göktürk Taraf safından, muhafazakar kalemleri Ahmet Taşgetiren ise Erdoğan cephesinden savaşa dahil olmuş görünüyor.

Taşgetiren, Ahmet Altan'ın dünkü yazısını "ürktüm" diyerek yorumlamış. BDP'lilerin bile bunları söylemeye cesaret edemediğini belirtip, Altan'ın bir Türk olarak, Kürtler adına Türkiye'yi tanzime niyet ettiğini söylemiş.

İşte o satırlar;

ÜRKTÜM!

Ahmet Altan'ı okudum dün, ürktüm. Resmen ürktüm. "Kürtler'den ne istiyorsunuz" diye başlık atmıştı yazısına... Bu soruyu Türkler'e soruyordu. Çünkü ona göre Türkler, Uludere faciasına aldırış etmeksizin yılbaşını Taksim'de havai fişeklerle kutlamışlardı.

BDP'LİLER BİLE CÜRET EDEMEZ!
(...)
Ahmet Altan'ın bir söz ustası olarak, Selahattin Demirtaş'tan, Leyla Zana'dan, hatta Hasip Kaplan'dan çok daha etkili ve hatta onların cüret edemeyeceği şeyler söylediği muhakkak.
Ama "Bu mudur" demekten de kendimi alamıyorum.
(???)
Memleketi bölelim, Leyla Zana eline bir kılıç alsın, sınırları çizsin, varsın olsun, buna hakkı var, neresi Türkiye olsun neresi Kürdistan?.. (...) Hatta "Kürdistan" yetmez, İstanbul, İzmir, Mersin gibi illerde özel Kürt mahalleleri oluşturulsun, Kürdistan'a bağlı...

AHMET ALTAN PKK'DAN EMİN Mİ?

Türkiye Cumhuriyeti'nin Başbakanı'nın, "Kürtler'i köle yapmak" gibi bir niyetinin bulunmadığından adım kadar eminim. Ama acaba Ahmet Altan, PKK'nın Kürtler'i köle yapmak gibi bir niyetinin bulunmadığından emin midir?

(...)TÜRK OLARAK KÜRTLER'İ BÖLÜYOR

Hadi Başbakan'ın Kürtler üzerinde söz söyleme hakkı olmasın çünkü o bir Türk, peki Ahmet Altan'ın Kürtler üzerinde söz söyleme hakkı nereden doğuyor? Kendisi de bir Türk olarak Kürt bölgesini tanzime soyunmuyor mu? Kürtler'i temsil etme makamına BDP'lileri oturtuyor da onun için söylüyorum. Mehdi Eker'in, Cevdet Yılmaz'ın, Beşir Atalay'ın Kürt bakanlar olarak taziyeye gitmesini ıskalıyor da onun için...
Onlar da "Köleleştirilmiş Kürtler" sayılıyor zahir.

"Ürktüm, diyorum.
Ahmet Altan'ın her manada yürekli (yufka yürekli ve cesur yürekli) bir aydın olduğunu biliyorum. Devlette çok ciddi yanlışlar bulunduğunu biliyorum.
Ama, "Kürt sorunu" hadisesinin "Türkler'e öfke yöneltme" formatında gündeme gelmesinin makul olmadığını, insaflı olmadığını da biliyorum. (...)
"Türkler, Türkler, Türkler" diye ha bire etnik işaretlemeler yapmanın insafını bulamıyorum.
Yazık, diyorum sadece, yazık...

Yazının tamamı için