Ahmet Altan'dan Başbuğ'a zehir gibi sözler
Ahmet Altan "hiç yüzünüz kızarmıyor mu?" deyip ağır bir yazı kaleme aldı...
GAZETECİLER.COM - Taraf
gazetesi yayınladığı Balyoz darbe planı ile bir kez daha TSK ile
karşı karşıya kaldı... Genelkurmay'ın dün yaptığı açıklamaya Ahmet
Altan'dan ağır bir karşılık geldi...
Zehir zemberek bir yazı kaleme alan Ahmet Altan, Genelkurmay
Başkanı Başbuğ'a hitaben "hiç mi yüzünüz kızarmıyor" diye
sordu...
İşte Ahmet Altan'ın zehir gibi sözleri;
Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ, böyle bir açıklama
yayınlayıp bizim yazdıklarımıza "iddialar" dediğine göre demek ki
binlerce sayfalık bu metinleri okudu.
Okuduktan sonra da orada gördüklerine "ordu" adına sahip çıkması
gerektiğine karar verdi.
Şimdi Başbuğ'a sormak istiyorum o binlerce sayfalık seminer
belgelerini okudunuz mu?
Okuduktan sonra mı savunmaya karar verdiniz?
Savunduğunuz o belgeleri sahiplenerek, o seminerde işlenen suçları
da sahiplendiğinizin farkında mısınız?
Farkında olmalısınız.
Bu açıklamanızla birlikte artık sizi de "kapsayan" bu "iddiaları"
bir konuşalım o zaman.
(...)
Sizin "aklı ve vicdanı olan kimsenin kabul edemeyeceğini"
söylediğiniz o hazırlıklar gerçekten de akla ve vicdana aykırı
işler.
Zaten soru da bu.
Akla ve vicdana aykırı işleri planlayan insanları neden
orgeneralliğe kadar yükseltiyor ve bu eylemlere daha sonra sahip
çıkabiliyorsunuz?
Neden bu belgelerin varlığını kesin bir şekilde yalanlamadan,
"yalanmış izlenimi" yaratacak ifadeler kullanıyorsunuz?
Neden gerçekleri saklıyorsunuz?
Halkınıza yalan söyleme hakkını nereden buluyorsunuz?
(...)
CAMİİ BOMBALAMAK ORDUNUN İŞİ
Mİ?
Durumu daha "net ve açık" olarak anlamanıza yardımcı olabilmek için
"camileri bombalamak" görevini alan "timleri" bugün isim isim
açıklıyoruz.
"Camileri bombalama" görevini veren, görevi tarifeden, timleri
oluşturan subayların adları emirlerin altında yer alıyor, emirler
de onların "bilgisayarlarında" yazılmış zaten.
Buna ne diyeceksiniz?
Cami bombalamak, bizim ordunun "dış tehdide" karşı aldığı bir önlem
mi?
Sizin göreviniz, halkı "düşmana" karşı korumak mı yoksa düşmana hiç
ihtiyaç bırakmadan kendi halkınızın gittiği camileri bombalamak
mı?
Yönettiğiniz orduda hazırlanan böyle bir emir hiç mi
yüzünüzü kızartmıyor?
Neye sahip çıkıyor, neyi
savunuyorsunuz?
SİZE TAVSİYEM
GENERAL...
(...)
Bir ordu kendi jetini düşürmeyi planlar mı?
Böyle ordu olur mu?
Bakın general, sizinle anlaştığımız tek nokta var, o da, bunların
"akla ve vicdana" aykırı olduğu.
Size tavsiyem, akılsız ve vicdansız planları sahiplenmeyin.
Bu belgeleri kendiniz inceleyin, suçluları ortaya çıkartın.
Böylesi, utanç verici yalanlar söylemekten daha iyidir.