Abla'dan Reha Muhtar'ı 'gizli' yanıt

Reha Muhtar, Ayşenur Arslan'ın yanıldığını iddia ediyor, "gizli çekimdi" iddiasında bulunuyordu. Abla'dan o iddiaya yanıt var.

GAZETECİLER. COM (ÖZEL) - Fethullah Gülen'in ATV'de yayınlanan kasetlerinin "gizli çekim" olduğunu iddia eden Reha Muhtar'a, Ayşenur Arslan'dan yanıt geldi: "Bu konularda çok iyi olan Reha gizli çekimden ne anlıyor. O kayıtlar gizli değildi. Kamera açıktaydı..."

Gülen'in kasetlerinin kendisine 1 ay öncesinden geldiğini söyleyen Reha Muhtar bugünkü köşesinden polemiğin fitilini ateşledi.
Görüntüleri izlediğini belirten Muhtar, diyordu ki:
"Ayşenur Aslan yanlış söylüyor...  "Bunlar gizli çekim değildi" diyor... "Gizli çekimden ne anladığınıza bağlı" bu... 0 çekim, bir dost sohbetinin kayda alınması... Fethullah Gülen'in açık, kamuya yönelik bir konuşması değil kesinlikle bu konuşma."

AYŞENUR ARSLAN'IN YANITI

Ayşenur Arslan, Reha Muhtar'ın bu iddiasına yanıtı gazeteciler.com aracılığıyla verdi. Arslan şunları söyledi:

"Nice şeyleri yayınlamış Reha Muhtar o görüntüleri niye yayınlamamış, bilemem. "Gizli çekimden ne anladığımıza bağlı" diyor.
Ben ne anladığımı söyleyim: Gizli çekim, kişinin bilgisi, izni olmadan, kamerayı –adı üstünde- gizleyerek yapılan kayıttır. Ben o tür (gizli çekim) görüntülere her anlamda her zaman karşı olmuşumdur.

KAMERA AÇIKTAYDI

"O görüntülere gelince. Çok iyi hatırlıyorum görüntüleri. Kamera gizli değildi. Hatta kamera pan yaptığında Gülen'i dinleyenlerden birinin dikkati dağılıp objektife bakıyordu.

Reha Muhtar'ın söylediği gibi öyle küçük boyutlu birkaç "dost" arasındaki özel bir sohbet de değildi. O görüntülerde en az 50 kadar kişi vardı. Kamera da açıktaydı.

3 ÖNEMLİ KRİTER

O görüntülerin dışında daha sonra Fethullah Gülen'in vecd halindeki farklı görüntülerinin de iletildiğini belirten Ayşenur Arslan "Başka kanallar yayınladı. Ama biz onları vermedik mesela. Çünkü haber değeri taşımıyordu. Ancak Gülen'in ülkenin yargısı, devleti, yönetimi üzerine söylediği sözler önemliydi ve haber değeri taşıyordu. Çünkü Gülen özellikle o dönemde devletin en üst kadamesindeki isimlerle görüşen, görüşleri değer bulan bir kişiydi" dedi.

Habercilikteki kriterlerinin altını çizen Ayşenur Arslan görüntüleri yayınlarken 3 kritere dikkat ettiğini söyledi:

1- Gizli kayıt değildi
2- Önemli bir kişinin devlet ve yargı ile ilgili haber niteliği taşıyan açıklamaları vardı.
3- İsim yoktu o konuşmalarda, birileri hedef edilmiyordu.

PSİKOLOJİK OPERASYON İDDİASI

Reha Muhtar o görüntülerin "psikolojik harbin bir ürünü" olarak gördüğü için yayınlamadığını söylemişti. Bu konuyla ilgili olarak da Ayşenur Arslan çarpıcı bir yorumda bulundu:

"Ben meslek hayatım boyunca her alanda psikolojik taarruza maruz kaldım. Her kesimden geldi bu taarruzlar. Askerden (hem de ne istekler), patronajdan... Biz o istekleri yanıtlamadık... Herkes Müslüm Gündüz'ün basılma görüntüsünü verirken biz vermedik. O dönem aynı gruptaki Sabah, Birand'ları, Çandarları harcayan andıçları manşetten çarşaf çarşaf yayınlarken, biz ATV'de o haberleri vermedik.

NE ÜFÜRMELER YAŞANDI

Gülen'in kaseti psikolojik taarruzdu sözüne gelince... Psikolojik hareket bin farklı şekilde olabilir. O dönemde, sonrasında ve bugün nelere tanık olduk, oluyoruz. Ancak eğer elinizde gözünüzle görüp kulağınızla işitebileceğiniz kadar net bir “belge” varsa hangi haberci “ben yayınlamam” der, bilmiyorum. Üstelik, Fethullah Gülen’in, sonrasında hiçbir şekilde “ben demedim” diye yalanlamadığı, tam tersine pekçok platformda tekrarladığı görüşlerini paylaşmanın neresi yanlış, hiç bilmiyorum.

Sevgili Reha, bu meseleleri, gizli çekimleri çok iyi bilen ve hatta “gizli kamera ile rüşvet operasyonu”nu canlı yayında aktaran bir televizyoncudur. Umarım, bu kez meramımı anlamıştır.