Abdurrahman Dilipak'tan Erdoğan'ın ailesi ve çevresine uyarı
Akit yazarı Abdurrahman Dilipak, "Cumhurbaşkanının ailesi ya da ona yakın vakıf ve derneklerin bundan sonra icraatlarında daha dikkatli olmaları gerek" dedi.
Dilipak, "Aile, eğitim ve seçim" başlığıyla yayımlanan yazısında "Seçime doğru toplumda çok yüksek bir talep haline gelen birkaç madde var. Özetle, bunların ilki aile. Aileyi ifsad eden İstanbul Sözleşmesindeki imza geri çekilmelidir" ifadesini kullandı.
''Sandığa yansıması hiç hoş olmaz''
"Bakanlık ve parti yönetimlerinde, üst bürokraside ciddi bir değişiklik talebi var" diyen Dilipak, "Bu talepler seçim sonrasına bırakılırsa bunun sandığa yansıması hiç hoş olmaz" ifadesini kullandı.
Dilipak şöyle devam etti:
Cumhurbaşkanının ailesi ya da ona yakın vakıf ve derneklerin bundan sonra icraatlarında daha dikkatli olmaları gerek.
Erdoğan’ın, Aile Meclisi Platformu üyesi Adem Çevik’in aile ile ilgili toplumdaki beklentileri dile getirmesinin İstanbul Sözleşmesi ve Toplumsal Cinsiyet Eşitliği projelerine ilişkin “İstanbul Sözleşmesi nas değildir” ifadesini kullanması bu konuda toplumda ciddi bir beklentiye sebep oldu.
''Toplumdaki birikim ve oluşan tepkinin seviyesini göstermesi açısından önemli''
İftara katılan kanaat önderleri ve STK temsilcilerinin, Çevik’e cevap vermek isteyen KADEM temsilcisine karşı salondakilerin büyük bir kısmının protesto için seslerini yükseltmeleri toplumdaki birikim ve oluşan tepkinin seviyesini göstermesi açısından önemli.
''Erdoğan’a mı ulaşmamız gerekiyor''
Çocuklarını o okula gönderenler memnun olabilir ama o KADEM’in çalışmaları konusu da rahatsızlık duyanlarla aynı rahatsızlık, mesela TÜRGEV’in Palet’i için de, o kadar olmasa da, söz konusu olabilir. Birçok kişi aslında konunun çok da farkında değil. Bu anlamda Montessori’yu İbni Haldun Üni.’nin alnına çakmak ne kadar doğru bir yaklaşım. Bunları düzeltmek için ille de Erdoğan’a mı ulaşmamız gerekiyor.