Aaaaa!... Uçuğa bakar mısınız?..
Sanki yapacak başka şey yokmuş gibi “Koklasam saçını taa fecre kadar” diye şiirler yazan bir ahfadın torunlarından
GAZETECİLER.COM -
Haşmet Babaoğlu, “Uçuk”
olduklarını zannedenleri anlatmış
bugün…
İyi ki Woody Allen Türkçe
bilmiyor…
Eğer Türkçe bilseydi ya da
birileri ona bizim uçukların(!) uçukluklarından söz etseydi
herhalde “ben ne kadar az uçukmuşum meğer” diyerek intihar
ederdi…
Haşmet
Babaoğlu bugünkü makalesinin bir yerinde
bakın ne diyor…
Geçenlerde bir kadın sporcumuzla
yapılan söyleşiyi izliyordum.
Genç kadın doğal bir edayla "uçuk
yanlarım vardır; mesela yemek yapmayı severim"
deyiverdi.
Yok yahu, dedim içimden, bu
noktaya kadar gelindi mi? Yemek yapmayı sevmenin uçukluk sayılacağı
noktaya...
Profesyonel kadın sporcuların o
disiplinli antrenman ve karşılaşma düzeni içinde mutfaktan çok
uzaklaştığını, kendi durumunun ayrıksılığını vurgulamak istemişti
belki.
Ama birden genç kadının yüzündeki
ifadeyi yakaladım.
"Uçuk yanlarım vardır" derken
hafifçe şişiniyordu. Belli ki asıl hoşuna giden yemek yapmak falan
değil, uçuk olarak tanımlanmaktı!
İşin ilginç yanı...
Asıl uçukluk ülkemizde pek
desteklenmeyen bir spor dalında inat edip yıllardır başarılara imza
atıyor olmasıydı.
***
Genç kadının adı ve yaptığı sporun
adı lazım değil. Çünkü anlatmak istediğim şey başka!
Bir popüler kültür sabuklamasıyla
karşı karşıyayız çünkü...
Bir şarkıcıya nasıl biri olduğu
soruluyor: "Biraz uçuğumdur; geceleri hiç uyumam, sabaha kadar
arkadaşlarımı arar, mesajlaşırım" diyor.
Bu mudur yani?
Kala kala elimizde ünlü bir
futbolcumuzun açıkladığı türden bir uçukluk kalıyor.
"Playstation oynamak uğruna kız
arkadaşımı ekerim" demişti delikanlı! Eh, birçoklarının sersemlik
sayacağı bir tavrı böyle kararlı biçimde seçmek "uçukluk" sayılmalı
belki de!
Sevgili Haşmet
Babaoğlu; sanki yapacak başka şey yokmuş
gibi “Koklasam saçını taa fecre kadar” diye şiirler yazan bir
ahfadın torunlarından başka ne bekleyebilirsin
ki?..
Bizce normal…
Haliyle delikanlı playstation
oynamayı, kız arkadaşıyla buluşmaya tercih edecektir…
Dedesinin zamanında playstation
olsaydı büyük ihtimalle dedesi de aynı şeyi yapardı…
Bin atlı akınlarda çocuklar gibi
şen olan bir millet, düşmanları matbaayı icat edip, buhar gücüyle
endüstri toplumuna geçiş yaparken başka ne
yapabilirdi?..
Neyse…