4 Günde Devri Alem: 'İtalya’da Aşk Başkadır!'

Bir şehir romantiği olarak bu sefer durağım İtalya’nın dört şehriydi. Dört güne yayılan dört şehrin hikayesidir okuyacağınız. Sarsıcı duyguların ve durakların hikayesi.

GAZETECİLER.COM - SAYIM ÇINAR

Bir şehir romantiği olarak bu sefer durağım İtalya’nın dört şehriydi. Dört güne yayılan dört şehrin hikayesidir okuyacağınız. Sarsıcı duyguların ve durakların hikayesi.

Venedik ve Güçlü Duygular

Ne zaman hüzünlü bir dönence içine girsem, Venedik’te buluyorum kendimi. Romantik bir şehir Venedik, kalbinden vuruyor insanı. Ölümsüz bir aşkın şehri. Thomas Mann’ın izleri her yerde. İmkansız bir aşk yaşadıysanız bu şehirde çok şey bulacaksınız. Mezarsız bir ölü taşıyanlar için doğru şehir Venedik, hep hissediyorum bunu. Sınırları edebiyatla çizilen bir şehir aynı zamanda. Bach dinleyerek Venedik’i gezmek şehri daha iyi anlamanızı sağlıyor.

Şehirleri insanlar gibi seviyorum, güzel yanlarını öne çıkarmaktan da çekinmiyorum. San Marco meydanında, kahve içmeli ve müzik dinlemelisiniz. La Vita Bella melodileri her yerde, Türk ezgileri de kulağınıza çalınacak.

Üçüncü gidişim olduğu halde hala heyecan veriyor bana Venedik. Kış aylarından ziyade iyi havalarda gitmek daha heyecan verici oluyor her zaman. İnsanı etkileyen bir şehir. Rielta’da Novo adlı restaurant deniz ürünleri için birebir, mutlaka gitmelisiniz. Balık çorbası özellikle denenmeli.

Venedik fotoğraf çekmek için son derece uygun bir şehir, her sahne adeta kartpostal. Telefonunuzu elinizden düşürmeyin, konuşmak için değil, ölümsüz anlar yakalamak için!

Floransa: Bir Kez Tadını Alan Bırakamaz!

Bir şehre bir kez gitmek onu öğrenmeye yetmiyor. Floransa her gidişinizde yeni şeyler sunuyor. Rönesansın dönüştürücü etkisini en iyi Floransa’da anlıyorsunuz. Floransa’da bisiklet kullanımı, diğer şehirlerine kıyasla daha çok. Turist otobüsüne binerek şehri tanımak kulağa klişe gelse de yapmanızı öneririm. Tüm ihtişamı yaşayabiliyorsunuz bu şekilde. Muhteşem gün batımını mutlaka izleyin. Piazza Michelangelo’da günbatımını izleyin. Müzeler çok etkileyici. Arno nehri kıyısında resim yapanları hayal edebilirsiniz, sanat her noktada, hayatın içinde. Santa Spirito, San Lorenzo, Michelangelo tepesi, Piazza Della Signoria çok özel. Yalnızca sokaklarda bile o kadar çok hikaye var ki. Bologna’dan geçtim Floransa’ya, 45 dakikada, Mayıs’ın son günlerinde böyle bir deneyim çok özeldi. Tiramisu mutlaka yiyin. İtalya’da kötü yemek yapan yer neredeyse yok. Ve sanat… Sanatın izini sürmekten asla vazgeçmeyin! Dante’nin, Boticelli’nin, Michelangelo’nun topraklarındasınız.

Siena ve Kaçırılmış Zamanlar

Siena geç kalmışlık hissi yaratıyor, nasıl oluyor da kaçırmışım dedirtiyor. Öncelikle gidilmesi gereken bir şehir Siena. Ortaçağın izlerini bu şehirde takip edebiliyorsunuz. Siena’da İngiliz müzisyen Sting yaşıyor, Never Coming Home şarkısı çınlıyorlar kulaklarda. Eve geri dönmek istemeyeceğiniz bir şehir. Kiremit rengi bir şehir burası. Zaman tünelinde kaybolacağınız bir şehir.

Ölmeden önce görülmesi gereken bir yer Siena. La Vita Bella’nın bazı sahneleri de burada çekilmiş. İnsanı etkileyen topraklardasınız. Şehirleri insanlar gibi özlüyorum, o kavuşma anını da hevesle bekliyorum, Siena bu duyguyu doyasıya yaşatıyor bana. Bir kadeh şarap eşliğinde şehri izleyin mutlaka!

Romantizmin Başkenti: Bologna

Kiremit rengiyle hatırlıyorum bu şehri. Merkezinde iki kule var, üniversite şehri. Sanat merkezi aynı zamanda. Anna Maria’nın yeri çok etkileyici. Romantik bir ruh haliyle gidilmesini öneriyorum. Cafelere mutlaka gidilmeli. Sahici bir şehir burası. Grand Elite Otel mutlaka kalınması gereken bir otel. Şehri iyi bir fiyata yaşayabilirsiniz. İtalya’nın başka bir yüzünü yaşıyorsunuz burada. Yürüyerek keşfetmenizi öneriyorum şehri. Evler, sokaklar, insanlar… Aşkı ve tutkuyu hissediyorsunuz bu şehirde.

Mart ayında Çocuk Kitap Fuarı düzenleniyor bu şehirde, kitapçılar ön planda. Gay dostu bir şehir olduğunu da söyleyebilirim.

Dükkanlar sınırlı saatlerde açık. Lüks markalar da var, butik özel ürünlerin satıldığı yerler de var. Şehir romantiği olmak, şehri her defasında en baştan keşfetmektir. Dört gün boyunca farklı şehirlerde, sarsıcı duyguları yaşadım; İtalya, aşkın, hüznün ve yeniden doğuşun şehri. Vakit ayırın ve ziyaret edin, aynada kendinizi çok farklı göreceksiniz dönüşte.