125 bin dolarlık alışveriş çok şey değiştirmiş!
Murat Ülker'in “Boş Çerçeve” adlı eserini 125 bin dolara satın almasıyla gündeme gelen Bedri Baykam'dan şaşırtan mesajlar: Önyargılarımı rafa kaldırım!
GAZETECİLER.COM
Ulusalcı kimliğiyle tanınan ressam Bedri Baykam, Söz Sende'de Balçiçek İlter'in sorularını yanıtladı.
125 BİN DOLARLIK ALIŞVERİŞ İŞE YARAMIŞ: ÖNYARGILARIMI RAFA KALDIRDIM!
Muhafazakar çevrelerle yaşadığı polemiklerle gündemden düşmeyen Baykam bu kez muhafazkar iş adam Murat Ülker'in “Boş Çerçeve” adlı eserini 125 bin dolara satın almasıyla dikkat çekmişti. Baykam, 125 bin dolarlık alış veriş sonrası bir hayli değişmiş anlaşılan. Uzlaşı mesajları veren ünlü ressam artık önyargılarını rafa kaldırdığını dile getirdi. Baykam "Eskiden Ülker ürünleri yemiyordum. Çünkü toplumda size zerk edilen önyargılar ister istemez bir iz bırakıyor, şüphe uyandırıyor." dedi.
ÖNYARGILARLA DEĞİL GÖZLEMLERİNİZLE HAREKET EDİN
Murat Bey benimle tanışmak istedi. Bir ortak arkadaşımız aracılığıyla beni davet etti. Ben de demokratik bir insan olarak herkesle tanışırım. Gittim, gayet medeni bir çalışma ortamıydı. Öte yandan Ülker birçok farklı siyasi görüşte gazetelere ilanlar veriyor, farklı televizyonlarda reklamlarını yayınlıyordu. Benim takımım Fenerbahçe'nin de sponsoru. Orada iki seçeneğiniz var: Ya “hayır, benim böyle bir düşüncem vardı” ya da “O zaman ben kendi gözlemlerimden, hislerimden gideyim” diyeceksiniz. Biz Murat Bey'le bu alışveriş olmadan önce de birkaç kez görüşmüştük. Aramızda hiçbir alışveriş olmasa da ben zaten önyargılarımı rafa kaldırmıştım. Ben toplumun bana zerk ettiği önyargılarımı rafa kaldıracağım dediğimde herkesin diyalogtan ve demokrasiden bahsettiği bir ortamda kötü bir şey mi yaptım? Ben bunu bilerek yaptım. Şu mesajı veriyorum: Önyargılarınızla değil, gözlemlerinizle hareket edin.
"ESKİDEN ÜLKER ÜRÜNLERİ YEMİYORDUM"
Öyle köşe yazıları çıkıyor ki sanki bu ülkede Eti-Ülker ayrımını ben yaptım. Sanki Türkiye 1990'lar ve 2000'de bunu yaşamamış, böyle bir ayrım yokmuş da ben bunu kafadan uydurmuşum gibi bir hava yaratıldı. Doğruyu söyleyeyim ben eskiden Ülker ürünleri yemiyordum. Çünkü toplumda size zerk edilen önyargılar ister istemez bir iz bırakıyor, şüphe uyandırıyor, genel bir toplumsal algı oluşuyor. Çevrenizde güvendiğiniz insanlarda da benzer fikirleri gördüğünüzde bu kalıplaşıyor. Bu dialog daha önce olabilirdi ama Türkiye'nin genel kutuplaşmalarına baktığınızda yaptığımın çok öncü bir hamle olduğunu düşünüyorum.
"125 BİN DOLARDAN PARA KALMIYOR"
Baykam, eserin çok tartışılan fiyatı ile ilgili de şöyle konuştu: İnsanlar 125 bin dolar için “Ne kadar büyük para” diyorlar. Bu işin galerilere giden payını, vergilere giden payını, masraflara giden payını bilseler ortada bir para falan kalmadığını da görürler. İnsanlar uluslararası sanat işlerinde bu giderleri bilmedikleri için olayın yalnız dolu yüzünü görüyorlar. Galeriler anlaşmanıza göre yüzde 40-50'sini bile alabiliyorlar. Bir de ben ömrümde yüzlerce, binlerce resim yapıyorum. Bunlardan dört tanesini de Murat Bey almış. Benden 30-40 resim alan insanlar da var.
Ulusalcı kimliğiyle tanınan ressam Bedri Baykam, Söz Sende'de Balçiçek İlter'in sorularını yanıtladı.
125 BİN DOLARLIK ALIŞVERİŞ İŞE YARAMIŞ: ÖNYARGILARIMI RAFA KALDIRDIM!
Muhafazakar çevrelerle yaşadığı polemiklerle gündemden düşmeyen Baykam bu kez muhafazkar iş adam Murat Ülker'in “Boş Çerçeve” adlı eserini 125 bin dolara satın almasıyla dikkat çekmişti. Baykam, 125 bin dolarlık alış veriş sonrası bir hayli değişmiş anlaşılan. Uzlaşı mesajları veren ünlü ressam artık önyargılarını rafa kaldırdığını dile getirdi. Baykam "Eskiden Ülker ürünleri yemiyordum. Çünkü toplumda size zerk edilen önyargılar ister istemez bir iz bırakıyor, şüphe uyandırıyor." dedi.
ÖNYARGILARLA DEĞİL GÖZLEMLERİNİZLE HAREKET EDİN
Murat Bey benimle tanışmak istedi. Bir ortak arkadaşımız aracılığıyla beni davet etti. Ben de demokratik bir insan olarak herkesle tanışırım. Gittim, gayet medeni bir çalışma ortamıydı. Öte yandan Ülker birçok farklı siyasi görüşte gazetelere ilanlar veriyor, farklı televizyonlarda reklamlarını yayınlıyordu. Benim takımım Fenerbahçe'nin de sponsoru. Orada iki seçeneğiniz var: Ya “hayır, benim böyle bir düşüncem vardı” ya da “O zaman ben kendi gözlemlerimden, hislerimden gideyim” diyeceksiniz. Biz Murat Bey'le bu alışveriş olmadan önce de birkaç kez görüşmüştük. Aramızda hiçbir alışveriş olmasa da ben zaten önyargılarımı rafa kaldırmıştım. Ben toplumun bana zerk ettiği önyargılarımı rafa kaldıracağım dediğimde herkesin diyalogtan ve demokrasiden bahsettiği bir ortamda kötü bir şey mi yaptım? Ben bunu bilerek yaptım. Şu mesajı veriyorum: Önyargılarınızla değil, gözlemlerinizle hareket edin.
"ESKİDEN ÜLKER ÜRÜNLERİ YEMİYORDUM"
Öyle köşe yazıları çıkıyor ki sanki bu ülkede Eti-Ülker ayrımını ben yaptım. Sanki Türkiye 1990'lar ve 2000'de bunu yaşamamış, böyle bir ayrım yokmuş da ben bunu kafadan uydurmuşum gibi bir hava yaratıldı. Doğruyu söyleyeyim ben eskiden Ülker ürünleri yemiyordum. Çünkü toplumda size zerk edilen önyargılar ister istemez bir iz bırakıyor, şüphe uyandırıyor, genel bir toplumsal algı oluşuyor. Çevrenizde güvendiğiniz insanlarda da benzer fikirleri gördüğünüzde bu kalıplaşıyor. Bu dialog daha önce olabilirdi ama Türkiye'nin genel kutuplaşmalarına baktığınızda yaptığımın çok öncü bir hamle olduğunu düşünüyorum.
"125 BİN DOLARDAN PARA KALMIYOR"
Baykam, eserin çok tartışılan fiyatı ile ilgili de şöyle konuştu: İnsanlar 125 bin dolar için “Ne kadar büyük para” diyorlar. Bu işin galerilere giden payını, vergilere giden payını, masraflara giden payını bilseler ortada bir para falan kalmadığını da görürler. İnsanlar uluslararası sanat işlerinde bu giderleri bilmedikleri için olayın yalnız dolu yüzünü görüyorlar. Galeriler anlaşmanıza göre yüzde 40-50'sini bile alabiliyorlar. Bir de ben ömrümde yüzlerce, binlerce resim yapıyorum. Bunlardan dört tanesini de Murat Bey almış. Benden 30-40 resim alan insanlar da var.